NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’L-İMAME VE’L-CEMEA

<< 417 >>

السعي إلى الصلاة

56- Namaza Koşarak Gitmek

 

أنا عبد الله بن محمد بن عبد الرحمن عن سفيان عن الزهري عن سعيد عن أبي هريرة قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا أتيتم الصلاة فلا تأتوها تسعون وآتوها تمشون عليكم السكينة فما أدركتم فصلوا وما فاتكم فاقضوا

 

[-: 936 :-] Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

"Namaza geleceğiniz vakit koşarak gelmeyin. Namaza ağırbaşlı bir şekilde yürüyerek gelin. Yetişebildiğinizi kılın, yetişemediğinizi kaza edersiniz.(imam selam verdikten sonra eksik kalan rekatları tamamlarsınız)" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari 636,908; İmamın Arkasında Kıraat Cüzü 169,170,171,172,173,174,175,176, 179, 183, 184, 185, 186, 187, 188, 189; Müslim 602/151, 152, 153, 154; Ebu Davud 572, 573; İbn Mace 775; Tirmizi 327,328,329; Ahmed b. Hanbel 7230; İbn Hibban 2146.

 

 

أنبأ عمرو بن سواد بن الأسود بن عمرو قال أنبأ بن وهب قال أنبأ بن جريج عن منبوذ عن الفضل بن عبيد الله عن أبي رافع قال كان رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا صلى العصر ذهب إلى بني عبد الأشهل فيتحدث حتى ينحدر للمغرب قال أبو رافع فبينما النبي صلى الله عليه وسلم مسرع إلى المغرب مررنا بالبقيع فقال أف لك أف لك قال فكشر ذلك في ذرعي فاستأخرت وظننت أنه يريدني فقال ما لك امش فقلت أأحدثت حدثا قال ما ذاك قلت أففت بي قال لا ولكن هذا فلان بعثته ساعيا على بني فلان فغل نمرة فدرع الآن مثلها من نار

 

[-: 937 :-] Ebu Rafi anlatıyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ikindi namazını kıldıktan sonra Abdüleşhel oğullarının yanına gider ve akşam namazı vaktine kadar onların yanında sohbet ederdi. Ebu Rafi devamla şöyle anlatmıştır:

 

Bir defasında Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), akşam namazına yetişebilmek için süratlice giderken Baki' mezarlığına uğradık. ResuluIlah (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

'Yazık sana! Yazık sana!" buyurdu. Bu söz benim takatimi kesti. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in bu sözle beni kastettiğini sandım ve geri kalmak istedim. Bunun üzerine Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

"Neyin var? Yürüsene!" buyurdu. Ben de: "Bir kabahat mi işledim ki?" dedim. "Nedir o?" diye sordu. "Bana «Yazıklar olsun» dediniz" diye cevap verdim. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.)de:

 

"Hayır sana demedim; şu adam'ı Falan oğullarına zekat toplaması için göndermiştim. Zekat mallarından bir gömlek aşırmış. Şimdi ona o gömleğe karşılık ateşten bir gömlek giydirildi" buyurdu.

 

Hadisi Kütüb-i Sitte sahiplerinden Sadece Nesai rivayet etmiştir. Ahmed b. Hanbel 27192.